30 Temmuz 2013 Salı

BİRAZ ORDAN BİRAZ BURDAN..... ORTAYA KARIŞIK


Herkese günaydın :)

Uzunca bir süredir yazamadım biliyorum. Ama geçerli sebeplerim var walla  :) Canımın içi birircik tontiş annecim 2 hafta önce bir operasyon geçirdi. Dizindeki eklemler artık kullanılamaz hale gelmiş, bu sebeple de ağrıları iyice arttı. Diğer dizini 4 sene önce ameliyat ettirmiştik. Diz eklemlerinin yerine yapay (ya da protez) eklemler yerleştiriliyor. Hadi dedik bunu da halledelim artık. Çankaya hastanesinde Dr. Kürşat Teker yaptı ameliyatımızı. 4 gün hastanede kaldık, sonra eve çıktık. Evde bakımına devam ediyoruz. Ağrıları var hala ama zamanla iyi olacak inşallah. Canım babam, sevgili kızım Meriç gündüzleri tontişimizle ilgileniyorlar, iş çıkışı da ben gidiyorum, hafta sonları da gelin kızımız Merve geliyor ve elbirliği ile işleri hallediyoruz çok şükür. Hepsine buradan da teşekkür ediyorum bir kez daha.

Bu yoğun koşturmacanın sonunda tabii ki de elişleri falan yalan oldu. Sevgili Demetin deyimiyle kafamdaki procelerimi hayata geçiremedim. Ammaaaaaaaaaa geçtiğimiz pazar günü kendime izin verdim. Evimde oturduuuuuuum ve bişeyler yaptım... Neler mi?????? tamam sırayla anlatıyorum....

Öncelikle çok yakın bir dostumun arkadaşımın kızı evlenecek ekimde. Onun kınası için bişeyler yapmak istedim, kendisinin de onayını aldıktan sonra elimdeki malzemeleri gözden geçirdim. Tabii bunun için bütün kutular açıldı, içindekiler yatak odama saçıldı. Hiiiiç heveslenmeyin evin o halini fotoğraflamadım. Öncelikle kınada dağıtılacak kuruyemiş keselerini ufak 1-2 dokunuşla neşelendirdim :)


Elimde olan minik kaftanları bir tarafına yapıştırdım. Kesenin diğer tarafına da, kırmızı kaftanın arkasına uğur böceği, mavi kaftanın arkasına da nazar boncuğu yapıştırdım. Bunları pritle yapıştırdım, tül birbirine yapışmasın diye de içine minik not kağıtlarından koydum.

Kına hediyesi olarak da renkli keçelerden kaftan yapmaya karar verdik Gizemciğimle ve ben de oturdum evdeki keçelerden bunları kestim hazırladım. Süslenmiş hallerini daha sonra paylaşacağım. Yaklaşık 40 tane kestim bunlardan. :)

 
aaaaaaaaa yeşil kaftanın resmini çekmeyi unutmuşum :) neyse süslenmiş hallerini göreceksiniz nasıl olsa.

Efendiiim, bunları kestim ama yaptıklarım beni kesmedi. Hadi dedim, yakında ziyaretine gideceğim bir arkadaşım için bir şey yapayım. Bordo keçeden, köşeleri yuvarlatılmış bir kare kestim. Etrafını krem rengi ağ ipliği ile diktim (yani o dikişin adını bilmiyorum walla) Görünce anlarsınız eminim.
Aynı ipten bir de çiçek ördüm. Sonra da elde bulunan malzemelerle süsledim. Bir seramik kelebek kondurdum önce (ki o da evdeki bir magnetti :)), sonra birkaç boncuk serpiştirdim etrafına, eee nazar boncuksuz duvar süsü olur mu??? olmaz onu da yapıştırdım. Çiçeğimi de yapıştırdım, büyük ölçüde tamamlandı. Sonra da kestiğim keçe kaftanlardan artan parçaları aralarına boncuklar koyarak ipe dizdim ve 3 köşesine yerleştirdim. Veeeeeeeeeee işte duvar süsümüz hazır :)





Bütün bunları yaptıktan sonra yaklaşık bir saat etrafı topladım :) Napayım, ben de istemiyorum ama bir türlü toplu çalışmayı öğrenemedim. herşey etrafa saçılıveriyor bir anda :) Olsun yavaş topluyorum ben şikayetim yok. Benim yok ama kızların oluyor bazen :) Saçları dikiliveriyor odamın halini görünce :))))))))))

Bugünlük bu kadar. Yakın zamanda kızımın kınası ve düğünü için yaptıklarımı yazacağım size.

Sevgiler benden size kucak kucak.... Herşey gönlünüzce olsun :))


 

15 Temmuz 2013 Pazartesi

Nişan hazılıklarına devam

Herkese günaydın,

Geçen yazımda kızımın nişan töreni için yaptığım hazırlıklardan söz etmeye başlamıştım. Evin süsü püsü, masa, yemekler, nişan tepsisi, anı defteri derken hazırlıkların çok büyük bir kısmını anlatmışım aslında :) Geriye pek bir şey kalmamış.

Nişana gelenlere o günün anısına kalıcı bir şeyler armağan etme fikri vardı başından beri aklımda. Aradım taradım ne yapabilirim diye ve yine keçede karar kıldım. Keçeyle çalışmayı çok seviyorum çünkü. Saksı süsü yapmaya karar verdim. Öncelikle keçeden değişik objeler kestim birer tane. Çiçek, kelebek, kalp, lale, cupcake, kuş gibi şekiller. Merve'nin onayına sunuldu ve içinden birkaç tanesinde karar kılındı. Sonra da başladık keçeleri kesmeye. Burada bana sevgili arkadaşım Fatoş çok yardımcı oldu. Çünkü bu işin en zor yada en sıkıcı kısmı kesmek. Başta söylemeyi unuttum. Nişanımızın konsepti pembe ve fuşyaydı. Neden mi? Çünkü Merve'nin elbisesi Fuşya idi :) Bu yüzden kapı süsü de, nişan tepsisi de, makas da, anı defteri ve keçe süslerimiz de pembe tonlarında yapıldı.

Tatile giderken bile bir torba dolusu keçe şekil alındı. Orada  öğlen sıcağında odaya kaçıldı ve boncuklarla süslenip uçlarına biraz yapıştırıcı sürülen çöp şişlere saplanarak süslerimizin bir kısmı tamamlandı. Son aşamada hazır kesilmiş beyaz tüllerin içine bir tutam lavanta konup kurdeleyle bağlanıp hazır hale getirildi. Kurdelenin üzerinde çocukların isimleri ve nişan tarihleri yazıyor. Tabii ki kurdelenin rengi de fuşya :)

Bunlar hazırlandıktan sonra süslerin nasıl sergileneceğini düşünmeye başladım. Sepete mi koysam, büyücek bir saksıya mı diye düşünürken, üzerine saplanabilecek bir stant yapmaya karar verdim. Kardeşim pembe strafor gibi bir şey getirdi bana. Renk tamamen tesadüf eseri pembe geldi :) Üzerini çiçekçiden rica edip aldığım beyaz kağıtla kapladım. Etrafına dantel geçirip keçe güllerden de birkaç tane kondurdum oldu bitti :)

Şimdi diyeceksiniz ki eee nerde bunların fotoğrafları??? aşama aşama çekmeyi akıl edemedim ne yazık ki. Daha doğrusu o zaman aklımda blog yazma fikri yoktu. neyse zaten siz bir bakışta anlarsınız yaptıklarım öyle çok karmaşık şeyler değil. Elimde olan birkaç fotoğrafı paylaşıyorum şimdi.

Buyrun bakalım beğenecek misiniz?



Bunlar da oğlan tarafı gelmeden hemen önce çekilenler. Sevdiklerimle beraber :))
 



Eveeet nişan hazırlıklarıyla ilgili sizlerle paylaşacaklarım bu kadar. Umarım birilerine yararlı olur. Çok zevkli güzel telaşeler bunlar. Allah hepimize evlatlarımızın böyle güzel günlerini göstermeyi nasip etsin. Sevgi ve selamlar hepinize benden kucak kucak :))
 

11 Temmuz 2013 Perşembe

Nişan Hazırlıkları 1. bölüm



Günaydın,

Tatile gitmeden keçeden yaptığım duvar süslerini 10 marifet sitesine de göndermiştim yayınlanmak üzere. Yayınlandıııııııııı bir kişi de yorum yapmış :) Çok mutlu oldum çoooooooook işte burada.

Bugün sizlerle kızımın nişanı için yaptığım bazı şeyleri paylaşmak istiyorum. Geçen yıl büyük kızım Merve ve sevgili oğlum Muhammed evlenmeye karar verdiler ve Eylül ayında nişanlandılar. Ama hazırlıkları günlerce sürdü tabii :) Aile arasında mütevazi bir nişan töreni yapmaya karar verdik.

Öncelikle nişanı annemlerde yapmaya karar verdik. Ama evin bu tören için hazırlanması gerekiyordu. Önce salondaki bazı mobilyalar kaldırıldı, masanın yeri değiştirildi ve masadan boşalan yere booolca sandalye dizildi. Sandalyelerin arkalarına tülden fiyonklar bağlayarak ortamı biraz neşelendirmeye çalıştık. Tabii ki bunların hepsini kankilerim Yeter, Funda, kuzenlerim Kadriye ve Abduşla birlikte yaptık. ne yazık ki bunların detaylı fotoğraflarını çekmeyi unutmuşum :) sadece bu var elimde :)

Sevgili arkadaşım Pakize bize misafirlerimize ikram edeceğimiz yiyecekler konusunda çok yardımcı oldu. Kuzenim Kadriye de o kalem gibi sarılmış yapraklarla büfemize katkıda bulundu. Canım arkadaşım Elif'in nişan günü hazırlayıp getirdiği salatayı, kankim Yeter'in çiğ köftelerini de atlamamak gerek. İşte soframız :)


Nişan için değişik birşeyler yapmak istedim. Öncelikle nişan tepsisi özel olsun istedim. Kütahya Porselenden dikdörtgen bir tepsi aldım. Tabanına pembe mutfak bezi koyup dantel kumaşla kapladım. Etrafına da yine dantelden farba geçirdim. Birkaç pembe keçe gül de kondurunca tepsimiz hazır oldu.



Tepsiyle aynı örnek bir de anı defteri hazırladım. Çizgisiz ciltli bir defter aldım. Onu da aynen tepsideki gibi pembe mutfak bezi ve dantelle kapladım. İlk sayfasına çocukların resmini, hemen karşısına da nişan kurdelesinden bir parça yapıştırdım. Bu kurdelelerin baskılarını Emeksensin sitesinden Yekta Etiket yaptı. Tuğba hanım benim için pek çok şey hazırladı sağolsun. merak ederseniz sitesine  buradan ulaşabilirsiniz.



Nişan günü kapımızda da bir süs olmalıydı tabii ki. Bunun için de denizde kullandığımız makarnadan yararlandım. Onu bir simit taline getirip koli bandıyla iyice bantladım. Üzerini kalın kurdeleyle sardım. Sararken aralarına toplu iğne sapladım ki kayıp açılma olmasın diye. Sonra da tülü kapladım simit hazır oldu. beyaz tülden kocaman bir farba hazırlayıp simidin etrafına geçirdim. Sevgili Sesiber'den aldığım gülleri, nazar boncuğunu ve beyaz güvercinleri de ekleyince kapı süsümüz hazırlanmış oldu. Tülle kapıya monte edilmiş hali işte burada :)



Eveeet bugünlük bu kadar. Diğer hazırlıklarla ilgili detaylar bir sonraki yazımda olacak. Bu gece sahura kalkamadım, gözüm şeşi beş görmeye başladı :D

herkese kucak dolusu sevgiler :)
 

8 Temmuz 2013 Pazartesi

Günaydıııııın :)

Eveeet tatil bitti, evime Ankara'ma döndüm, işe bile başladım :) Tatil güzel, deniz, güneş, tembellik, rahatça bolca kitap okuma süpeeer. Ama ben yine de Ankara'ya dönmeyi seviyorum tatil sonunda. memleketim değil ama hayatımın neredeyse tamamı burada geçti, geçiyor. Sevdiklerimin çoğu burda. Sanırım o yüzden nereyi gezersem gezeyim sonunda Ankara'ya dönmeyi seviyorum :)

Ailemle, annem babam kardeşim eşi ve kızıyla çok keyifli bir tatil geçirdik. Antalya Lara'da TRT Kampındaydık. Hava da, deniz de, yemekler de çok güzeldi. uzun zamandır görmediğim sevgili arkadaşım Didem'le buluştum bu sefer Antalya'da. Çok özlemişim onu saatlerce konuştuk hiç susmadan zaman nasıl geçti anlamadık bile. Sevgili eşi Tanju ve oğlu da bize eşlik ettiler sağolsunlar :)

Bolca kitap okudum kampta. Ayşe Kulin'in son kitabı Dönüş'ü okudum önce. Bir devam kitabıydı Gizli Anların Yolcusu'nun devamıydı. Çok etkilendim diyemiyeceğim ama seviyorum Ayşe Kulin'i okumayı. Dan Brown'un son kitabı Cehennemi de okudum ama o da hayal kırıklığıydı. Daha önceki serilerdeki (Da vinci Şifresi, melekler ve Şeytanlar gibi) akıcılık pek yoktu. Yarım bırakmamak için okudum sonuna kadar. Ama güzel bir film olur heralde :) Şimdi de Canan Tan'ın Hasret'ini okuyorum. Bitirince onunla ilgili de birkaç kelime yazarım.

Bu arada yeğenime yapsın diye aldığım kaneviçe yastık bana kaldı malum :). Deniz kendine bolca arkadaş bulunca onu oyalama zorunluluğu kalmadı. Öğlen sıcaklarında balkonda deniz manzarası eşliğinde keyifle yastığı yapmaya başladım. Daha bitmedi :) Dönünce de küçük kızım heveslendi şimdi o yapıyor ara sıra :) Bitince fotoğrafını paylaşacağım :)

Şimdilik bu kadar. Arşivden paylaşımlara devam edeceğim :) herkese güzel bir hafta diliyorum. Malum yarın ramazan başlıyor. herkese hayırlı ramazanlar diliyorum.

Sevgiler hepinize benden kucak dolusu :)